Deli Gibi Sevmek Ruhumda Var

Deli Gibi Sevmek Ruhumda Var

Halsizlik yatırır çaresizce beklersin. Olabilecekleri aklıma getirmesem de gerçekle yüzleşmek vardır. Korku değil belirsizlik endişesi, çaresizlik bu. Grip geçiriyorum derken süreç uzadığında Covid19 test yaptırdım sonuç pozitif. Doğal olarak  olaya bu sefer pozitif bakamadım.

Neleri isteyip nelerden asla vazgeçmeyeceğimi zaten hep biliyordum, emin oldum. Tabii ki hiçbir şey eskisi gibi olmaz. Hiç kullanmadığım kadar vitamin, karaciğer koruyucu ilaçlar kontroller vs iyi ki iyi aile hekimlerimiz var; sürekli aradılar. İyi ki güvendiğim tanıdığım uzman doktorlarım var. Çaresiz, test sonucu negatif çıkan kıymetlime aynı anda pozitif çıkan ablamla birlikte hizmet ederken, beklerken yapılacaklarda destek ve süreçle ilgili bilgi almak kendimi güvende hissettirdi.

Temele sormuşlar ne yazsın mezar taşına. “Ha bu bana ders olsun” demiş.

Kurt geceyi unutur ancak çektiği soğuğu unutmazmış. Yaşadığımız hep ders, hep öğreti. Kendimle ilgili ilk defa ölümü düşündüğümü fark ettim. Bu çok güzel ve özel bir şey. Hayatı yaşarken mutlu anlar, iyikilerim, gördüklerim, sevdiklerim, merhamet, paylaştıklarım; acı, haz, sevinç, üzüntü, korku, pişmanlık, hasret, üzüntü hep bir arada yaşadım; iç içe geçmişlerdi. Alarm kurdum uyudum, uyuyamadım; hayal kurdum, sakinlik ve sabırla.

Hayat felsefem: hep zamanında yapabiliyorken, hazır olduğunda, günü geldiğinde, fırsatın varken yapmış olmak veya yaşamış olmaktır. İzolasyon döneminde de en büyük yardımcı, destek yine her zamanki gibi kendim. Pandemi döneminde kimseden kimseye pek fayda yok. Herkes daha bir kendi canı derdinde, bahanesi, savunması bu; belki de bencillik bilmiyorum. Başına gelenle, ne ise mevcut düzende yaşadığın onu yaşamaya devam ediyorsun. Konu benim kıymetlim olunca düzeni değiştirmek asla aklıma gelemez, ayrılamayız onu bir yerlere bırakamam yaşasam da pek kıymeti olmazdı. Şükür aşıları zamanında yapılmıştı ve kullandığımız kan sulandırıcı iğne ve her zamanki güçlü kadın çift maske temiz hava idare ettik şimdiye kadar. Onun testi negatifti ve sürekli hava ölçümü yaparak hem kendimizin hem onun takibini ve bakımını yapabildik iki kardeş. Bakıcımıza izin vermiştik bu dönemde onun sorumluluğunu da alamazdık. İyi niyetiyle bana sormuştu; gel derseniz gelirim demişti. Hep diyorum ya iyi insanlar var evet ve iyilik eninde sonunda kazanacak, öyle de oldu.

Umut hep var ‘Bu da geçer yahu ‘asla korkmadan, asla ağlak olmadan cesaret ve kabullenerek merhametle, zaman kavramı hükmünü yitirmiş gerekenleri yerine getirebilme hazzı, mutluluğu ve şükrü yaşadım. Kadın olmanın gücü hep sabırdan mı? Ölçü masumiyet mi?

Anlayabilir misin beni? Yapabilir misin yaptıklarımı?

“Hiçlik anlaşılmazsa varlık da anlaşılmaz.” Heidegger

İnsan ne ile yaşar, soruyordu Tolstoy ; cevap ‘’Sevgi’’. Merak ve ilgi insanı çok motive eden bir şey. Belki de öleceğimi düşünerek arayanlar, hayırlılar, hiç ölmeyecek gibi yaşayan hayırsızlar vs devran dönüyor. Yara aldıkça iyileşiyoruz. Pandemi dönemi daha da önemli bunlar. Anılar hafızamda, kalbimde. Hatırlamak için eşyalara ihtiyaç yok. Ben hep kendi huzurum için affederim ama asla unutmam. Unutabilmek önemli diyor uzmanlar. Unutursam tekrar yaparlar, korkarım…

Herkes benzer deneyimi yaşayacak. Bu kadar izole, özenle yaşarken nasıl ve kimden geldi mikrop? Son on aydır yaptığım tek sosyalleşme açık alanda yürümek. Sorumsuzca maske ve mesafe kurallarına uymayanlar ve umursamaz, cahil  davrananları gördükçe sinirlenmemek elde değil. Üzülen taraf oldukça haklı olmak bir işe yaramıyor.

“Savaş ne zaman bitecek denmez, sağ kalmaya çalışılır.” Gündüz Vassaf

On günlük izole döneminin son günü yazıyorum bunları ancak gücümü kafamı toplayabildim. Sabretmenin, inancın, merhamet ve sevginin mükâfatını aldık. Hayat ne garip: bir yandan acımasızca seni tökezletip yerden yere vuruyor aynı anda başka bir yerden elinden tutuyor.

Tesadüf bugün ülkemde ilk covid testi vakası ortaya çıkalı bir yıl olmuş. İlk günler başım hiç bilemediğim şekilde ağrımıştı. Evde brokoli haşlanmış olduğu halde test yaptırdığımın üçüncü gününde koku almadığımı farkettim. Tat alma zaten uzun süredir pek iştahlı olduğum söylenemez; meyve ve bitter çikolata dışında şeker yiyemez olmuştum. Tat ve koku yavaş yavaş gelmeye başladı Toparlanması birkaç ayı bulabilir dedi doktorlar yeter ki başka hasar bırakmasın vücutta; ah nefes yaşamın belirtisi. Hissettiğim sonsuz şükür ve iç huzuru o kadar.

Hiçbir şey eskisi gibi değil ki, olamaz ki. Değişime hazır olarak süprizlere temkinli yaklaşırım artık.

Sabahattin Ali’den esinlendim şu satırları yazdım.

“Hissettim anladım yorgunluğumu, sakinleştiğimi, durulduğumu, dökülemedim denize….”

Selam olsun…

Yeni ve Yeni Kalanlar (Sezen Aksu Şarkısı)

Şarkıyı Dinlemek İçin Tıklayabilirsiniz

Reyhan KocabalReyhan Kocabal

2 Responses
  1. Filiz Mutlu Toprak

    Canım arkadaşım çok güzel anlatmışsın ben yine kendimi buldum böyle pat diye öğrendiğimde test sonucum pozitif ti geçti gitti çok şükür sarstı tabi ve hayatı sorgulatarak..
    Sana tekrar geçmiş olsun dileklerimi sunarım sen hep yaz hoşçakal,sevgilerimle.

  2. Ayda vatandaş

    Reyhancim kıymetlin kıymetlimdir Allah ona sağlık versin sizlerede geçmiş olsun yazın çok güzel kalemine sağlık selamlar

Yorumlar